M. Night Shyamalan’ın yönettiği “Altıncı His” (The Sixth Sense), 1999 yılında gösterime girdiğinde kültürel bir fenomen haline gelen bir psikolojik gerilim filmidir. Film, gerilim dolu atmosferi, ustaca hikaye anlatımı ve sinema tarihindeki en unutulmaz sürpriz sonlarından biriyle tanınır. Bruce Willis ve Haley Joel Osment’in başrollerini paylaştığı “Altıncı His”, travma, kefaret ve doğaüstü temalarını işler.
ANA KARAKTERLER VE KURULUM
Hikaye, Philadelphia’da başarılı bir çocuk psikoloğu olan Dr. Malcolm Crowe (Bruce Willis) etrafında döner. Film, Crowe ve eşi Anna’nın (Olivia Williams), alanda yaptığı üstün çalışmalar nedeniyle ödül aldığı bir geceyi kutlamalarıyla başlar. Ancak, bu gece, eski bir hasta olan Vincent Gray’in (Donnie Wahlberg) evi basıp Crowe’u çocukken ona yardım edememekle suçlaması ve ardından kendini öldürmesiyle bölünür.
Aylar sonra, Crowe yeni bir hasta olan Cole Sear (Haley Joel Osment) ile ilgilenmeye başlar. Cole, şiddetli anksiyete ve sosyal çekilme belirtileri gösterir. Cole, bekar annesi Lynn (Toni Collette) ile yaşar ve annesi onun iyiliğinden endişe duymaktadır ancak sorunlarının tam boyutunun farkında değildir.
COLE’UN SIRRI: “ÖLÜ İNSANLAR GÖRÜYORUM”
Dr. Crowe, Cole ile çalıştıkça Cole ve Vincent Gray arasında benzerlikler fark eder ve Cole’a yardım etmenin Vincent’a karşı hissettiği başarısızlığı telafi etmenin bir yolu olabileceğine inanır. Seansları boyunca, Cole’un olağanüstü bir şeyle başa çıktığı ortaya çıkar. Dönüm noktası, Cole’un Crowe’a sırrını açıkladığı zaman gelir: “Ölü insanlar görüyorum.” Cole, ölülerin ruhları tarafından rahatsız edildiğini ve onların ölü olduklarını bilmediklerini açıklar.
Bu açıklama Crowe’u şok eder, ancak Cole’un deneyimlerine anlam vermeye devam eder. Crowe’un bilimsel ve mantıklı yaklaşımı, Cole’un vizyonlarının gerçek olabileceği fikriyle sarsılır.
GİZEMİN ÇÖZÜLMESİ
Crowe, Cole’a, ruhlarla iletişim kurmayı denemesini tavsiye eder ve onların belki de çözüm bekleyen işleri olduğunu düşünür. Cole isteksizce bu tavsiyeyi dinler ve ruhların yaşamlarından çözümlenmemiş meseleler için yardım aradığını keşfeder. Bu dönüm noktası, Cole’un yeteneğini kabullenmesine ve bunu başkalarına yardımcı olmak için kullanmasına yardımcı olur, bu da onun kaygı ve korkusunun azalmasına yol açar.
Buna paralel olarak, Crowe’un eşi Anna ile olan ilişkisi de gösterilir. Crowe, giderek ondan uzaklaştığını hisseder ve bunu işine odaklanması ve Vincent’a yardım edememesi sonucu oluşan bir mesafe olarak algılar. Ancak, aralarındaki mesafenin gerçek nedeni hikayenin merkezindeki sürprizdir.
İKONİK SÜRPRİZ SON
Şaşırtıcı ve beklenmedik bir sürprizle, Dr. Malcolm Crowe’un aslında tüm bu süre boyunca ölü olduğu ortaya çıkar. Vincent Gray’in onu vurduğu sahne ölümcüldü ve Crowe, Cole’un gördüğü ruhlar gibi, kendi ölümünün farkında değildir. Crowe’un soğuk hava nedeniyle nefesini gördüğü ve eşinin düğün videolarına tepki verirken kendisine tepki vermediği sahnelerle bu gerçek aniden ortaya çıkar. Crowe’un kendisinin de çözüm arayan bir ruh olduğunu anlaması, filmin tüm anlatısını yeniden tanımlar.
ÇÖZÜM VE TEMALAR
Film, Crowe’un kaderini kabul etmesi ve huzuru bulmasıyla sona erer, bu da onun son olarak eşiyle iletişim kurmasına olanak tanır. Ona işinin hiçbir zaman ondan önce gelmediğini ve onu sevdiğini söyler. Bu son iletişim, hem Crowe hem de eşi için bir kapanış sağlar ve Crowe’un devam etmesine izin verir.
“Altıncı His,” yas, suçluluk ve kefaret arzusu gibi derin temaları araştırır. Hem yaşayanlar hem de ölüler için kapanış ve anlayış arayışını işler. Çocuğun olağanüstü koşullarla başa çıkışını ve Cole ile Crowe arasında kurulan bağı inceleyen film, doğaüstü unsurlara duygusal derinlik katar.
News
